1) Arpa eken buğday biçmez.  a) Bir iş borçla sağlıklı bir biçimde yürütülemez. b) Kötü davranışın karşılığı iyi olmaz c) Kötü gereçle iyi şey yapılamaz. d) Fesat karıştırmak, arabozanlık etmek. 2) Alın teri dökmek.  a) Birine özel hak vermek b) Yorulmak c) Başarmak d) Çok emek vermek 3) Davulun sesi uzaktan hoş gelir. a) İşin içinde olmayanlar o işi kolay veya kârlı sanırlar b) Her iş zamanında ve uygun durumda yapılır. c) Biz çalıştık, uğraştık, başkası yararlandı. d) İşi yapmaktan çekindiği hâlde yine de yapar. 4) Diş gıcırdatmak. a) Öfkelenmek b) Ekşi yediğinde oluşan his. c) Öldürülmek d) Bir şeyle ilgiyi kesmek 5) Gülme komşuna, gelir başına. a) Başından büyük olaylar geçmiş kişi küçük dertleri sorun etmez. b) Yakın hısımlar arasındaki bağ kolay kolay kopmaz.. c) Birinin başına gelen kötü bir durum senin de başına gelebilir. d) Bir huy edinmiş olan kişiyi bu huyundan vazgeçirmek imkânsızdır. 6) Gözüne çarpmak.  a) Bir şeyi istemeden görmek. b) Fark etmek. c) Görmezlikten gelmek. d) O yerde olduğunun farkına varmak. 7) Kusursuz dost arayan dostsuz kalır. a) Dostluk eskidikçe güç ve değer kazanır. b) Kusursuz kişi olmadığından, kendisine kusursuz bir dost arayan kimse aradığını bulamaz, dostsuz kalır. c) Şöyle yaparım, böyle yaparım demekle yapılması gereken iş yapılmaz. d) Kötü gereçle iyi şey yapılamaz. 8) Kulak misafiri olmak.  a) Çok sevinmek. b) Değer vermek, önemsemek. c) Yanında konuşulanları konuşmaya katılmadan dinlemek. d) Konuşulan yerde bulunmayan, sevilen biri anıldığında söylenen bir söz 9) Bal bal demekle ağız tatlanmaz. a) Bir yerin çok temiz olduğunu anlatan bir söz b) İnsana en yakını bile kötülük edebilir. c) Her işin kendine özgü aracı vardır. d) Sözde kalan dilek ve tasarıların iş bitirmede hiçbir etkisi olmaz. 10) Kazdığı kuyuya kendisi düşmek.  a) Başkası için hazırladığı kötülüğe kendi uğramak. b) Amaca ulaşılacak bol araç varken emek harcayarak başka yollar aramak. c) Kendisine güvenilmez. d) Kendine zarar verecek davranışta bulunmak 11) Yüreği ağzına gelmek. a) Bir şeyin acısını derinden duymak. b) Cesareti çok olmak. c) Birdenbire çok korkmak. d) Karnı çok acıkmak. 12) Denize düşen yılana sarılır. a) Çok acımak, içi sızlamak. b) Güç bir duruma düşenlerin bundan kurtulmak için her türlü çareye başvurmaları olağandır. c) Bir işi en uygun zamanı gelmeden yapma. d) Parayı boşuna harcamak, israf etmek. 13) Üzüm üzüme baka baka kararır. a) Beyaz tenli, kara gözlü, kara saçlı. b) Bir arada bulunan ve arkadaşlık eden kişiler birbirlerini huylarını kapar c) İyi bir ailenin çocuğu kötü de olabilir. d) Birbirinden soğumak, aralarına soğukluk girmek. 14) Acele işe şeytan karışır. a) Bir işi üstünkörü, özenmeden yapmak b) Şöyle yaparım, böyle yaparım demekle yapılması gereken iş yapılmaz. c) Bir huy edinmiş olan kişiyi bu huyundan vazgeçirmek imkânsızdır d) Telaşla yaptığımız her işte aksilikler ve yanlışlar yaşanır 15) Ağaç yaş iken eğilir. a) İnsan ne kadar yükselirse yükselsin bir yerde durur. b) Yeteneksiz, beceriksiz kimse önemli işlerde kullanılamaz. c) İnsanlar küçük yaşta kolay eğitilir. d) Özelliği olan bir iş için sıradan birisi kullanılamaz. 16) Terzi kendi söküğünü dikemez. a) Kötü gereçle iyi şey yapılamaz. b) Bir işi üstünkörü, özenmeden yapmak. c) Kişi, olumsuz yanlarını gizlemeyi bilir. d) İnsanlar başkalarına yaptıkları hizmetleri kendilerine yapamazlar. 17) İşleyen demir ışıldar. a) Her iş zamanında ve uygun durumda yapılır. b) Her nesnenin, her kişinin değiştirilemeyen bir özelliği vardır. c) Tembel tembel oturan kimse hantallaşır, iş yapma yeteneğini yitirir, çalışan kimse gittikçe açılır, daha yararlı işler yapar. d) Tamamen tükenmek, bitmek, yoksul duruma düşmek 18) Kedinin ciğere baktığı gibi bakmak. a) İmrenerek bakmak. b) En güç bir durumdan zarar görmeden kurtulmak. c) Suçunu bilerek bundan utanmak. d) Kişi, elde edemediği şeyi istemiyormuş, beğenmiyormuş gibi görünür. 19) Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır. a) Kötü bir kimseye kötülük yapacak fırsat vermek. b) Konuşulan yerde bulunmayan, sevilen biri anıldığında söylenen bir s c) Güzel sözlerle karşımızdakinin inadı yenilebilir. d) Bir kimseye sinsice kötülük etmek. 20) Can çıkar, huy çıkmaz. a) İyilik küçük de olsa unutulmaz. b) İnsanı alışkanlıklarından vazgeçirmek mümkün değildir. c) Bir şey yaparken çok zorluk çekmek. d) Zor bir durumdan kurtulmaya çalışmak

Atasözü ve Deyimler

દ્વારા

લીડરબોર્ડ

દૃશ્યમાન શૈલી

વિકલ્પો

ટેમ્પલેટ બદલો

આપોઆપ સંગ્રહ થયેલ છે: ?