1) Kapıda yaşlı bir adam belirdi. Üzerinde biraz eski, açık mavi bir takım elbise vardı. Ceketin üst cebinde üçgen şeklinde kıvrılmış mendil, kravatıyla aynı renkteydi. Yer yer ağarmış saçlarını sol tarafa yatırmış, hâlâ siyahlığını koruyan bıyıklarını üst dudağının üzerini kapatacak şekilde bırakmış. Ayağında yıllar önce gençlerin oldukça rağbet ettiği ucu sivri ayakkabılar vardı. a) Öyküleme b) Betimleme c) Açıklama d) Tartışma 2) Ben bir konuda yazı yazarak insanlara bilgi vermek istiyorum. Anlattığım her şeyi de insanların rahat bir şekilde anlamasını istiyorum. Cümlelerim, edebî sanatların yer aldığı söylemlerden uzak, kısa, anlaşılır olmalı ki insanlar verilmek isteneni anlamakta zorlanmasın. Yukarıda yazılmak istenen anlatım biçimi aşağıdakilerden hangisidir? a) Açıklama b) Betimleme c) Öyküleme d) Tartışma 3) Bir bilge, bir göletin başında oturmaktadır. Susuzluktan kırılan bir köpeğin devamlı olarak gölete kadar gelip tam su içecekken kaçması dikkatini çeker. Dikkatle izler olayı. Köpek susamıştır ama gölete geldiğinde sudaki yansımasını görüp korkmaktadır. Bu yüzden de suyu içmeden kaçmaktadır. Sonunda köpek susuzluğa dayanamayıp kendini gölete atar ve kendi yansımasını görmediği için suyu içer. O anda bilge düşünür ve şöyle der: “Benim bundan öğrendiğim şu oldu: Bir insanın istekleri ile arasındaki engel, çoğu zaman kendi içinde büyüttüğü korkulardır. Kendi içinde büyüttüğü engellerdir. İnsan bunu aşarsa istediklerini elde edebilir.” a) Açıklama b) Betimleme c) Öyküleme d) Tartışma 4) İnsanlar, genellikle toplum olarak olumsuz duyguyu hemen fark eder ve derhal dile getirir. İnsanlar hakkındaki olumlu duygu ve düşünceleri ise, “Şımarır, boş ver!” diye geçiştirir. Oysa insan; beğenilen, üzerinde konuşulan davranışı tekrarlama eğilimindedir. Yani üzerinde konuşulan davranış, değer atfedilen, önemsenen davranıştır. a) Öyküleme-Betimleme b) Betimle-Tartışma c) Açıklama-Öyküleme d) Tartışma Açıklama 5) Toros dağlarının etekleri daha Akdeniz’den başlar. Kıyıları döven beyaz köpüklerden sonra yükseğe doğru yavaş yavaş yükselir. Akdeniz’in üstünde daima ak bulutlar salınır. Kıyılar dümdüz, cilalanmış gibi killi topraklardır. Bu kıyılar saatlerce içe kadar deniz kokar, tuz kokar. a) Betimleme b) Tartışma c) Öyküleme d) Açıklama 6) Hikaye , temelde bir sanat dilidir. Hikayenin dinamik cephesini teşkil eden, romana hareket veren üslup ise bir “dil sistemi”dir. Ses, kelime ve cümlelerin, nihayet metnin, belirli bir estetik amaca göre dizilip düzenlenmesi, eserin üslup cephesini meydana getirir. a) Açıklama b) Tartışma c) Betimleme d) Öyküleme 7) Bazı kişiler tarihin anlatımla öğrenileceğini söylüyor. Peki bugüne kadar anlatıldı da çok mu öğrendik tarihimizi ? Tarih anlatılarak değil olaylar gösterilerek öğretilir. Kaliteli filmlerle, tiyatro sahnelerinde öğretilir. a) Açıklama b) Betimleme c) Tartışma d) Öyküleme 8) Uzun süren kış mevsimi nihayet bitti. Şehrin üzerindeki kapkara bulutlar gitmiş yerine masmavi gökyüzü gelmişti. Yılan gibi kıvrıla kıvrıla akan derenin suları taşmış, çoşku türküleri söyleyerek akıp gidiyordu. Ağaçlar rengarenk tomurcuk ve çiçeklere bürünmüştü… a) Öyküleme b) Betimleme c) Açıklama d) Tartışma

Skor Tablosu

Tema

Seçenekler

Şablonu değiştir

Otomatik olarak kaydedilen geri yüklensin mi: ?