1) Aşağıdaki cümlelerden hangisinde yay ayraç içinde verilen anlam özelliğine sahip bir sözcük yoktur? a) Birazdan cepheye bir tabur asker sevk edecekmiş(Terim) b) Kararsızlığı yüzünden kolay kolay alışveriş yapamazdı( Soyut anlam) c) Kırılan bir vazoyu eski haline getirmek olanaksızdır.(Mecaz anlam) d) Bilgisayar başında fazla kalmak sağlığa zarar verebilir.(Temel anlam) 2) "Pek" sözcüğü aşağıdakilerden hangisinde yay ayraç içinde verilen anlamda kullanılmamıştır. a) Tatili pek severdi fakat bu fırsatı az yakalardı( Her zaman) b) Pek yürüdüğü için hep çabuk yorulurdu( Hızlı olarak) c) İnsan gülden nazik, taştan pektir.( Sağlam, dayanıklı) d) Pek bir madde şekil vermek zor olabiliyor(Sert, katı) 3) Başkalarına beslediğimiz güvenin temelinde, kendimize olan güvenimiz yatar. Aşağıdakilerden hangisi bu cümleyle anlamca çelişmektedir? a) İnsan kendine güvendiği ölçüde diğer insanlara da güvenir. b) Karşınızdakine güvenirseniz kendinize olan güveniniz de artar. c) Ne oranda kendine güveniyorsan o oranda başkalarına güvenirsin. d) İnsanların diğer insanlara güvenmelerinin altında kendilerine güvenleri yatar. 4) Aşağıdaki cümlelerden hangisinde ikilemeyi oluşturan sözcükler arasındaki anlam ilişkisi diğerlerinden farklıdır? a) Er meydanında ancak kuvvetli sporcuları görebilirsiniz. b) Bir ülkede, zengin fakir ayrımı yapılıyorsa orada sorun var demektir. c) Tablolarında, açık koyu demeden bütün renkleri kullanırdı. d) Gece gündüz demeden çalışıp ailesinin geçimini sağlardı. 5) Aşağıdaki tırnak içinde yazılmış deyimlerden hangisi, cümlenin anlamına uygun düşmemiştir? a) Sınıfta izlediğimiz oyun o kadar gülünçtü ki gülmekten "göbeğimiz çatladı." b) Onun hepinize iyi biriymiş gibi yaklaştığına bakmayın, yakında "maskesi düşer." c) Sana "kanım ısındı", umarım hakkındaki düşüncelerimde yanılmıyorumdur. d) "Asık suratınla" çevrendekileri mutsuz ettiğinin farkında mısın? 6) Türkiye'de şiirin bir talihsizliği var. Belki başka ülkelerde de vardır ama onları bilemiyorum. Türkiye'de basılan şiir kitapları ne yazık ki çok satılmıyor. Hiç satılmıyor diyeceğim de dilim varmıyor. Belki birkaç şairin kitapları bu genellemenin dışındadır ama onlardan ötesi hep aynı. Bu parçada kullanılan deyimin anlamı aşağıda verilenlerden hangisidir? a) Çok kullandığı bir söze alışmak b) Bir sözü söylemeye gönlü razı olmamak c) Gizli tutulması gereken bir şeyi açığa vurmak d) Bir kimse veya bir şey için kötü söylemek 7) I. Huylu huyundan vazgeçmez. II. Yüzü güzel olanın huyu güzel olur. III. Bıçağı kestiren kendi suyu, insanı sevdiren kendi huyu. IV. Can çıkmadan huy çıkmaz. Numaralandırılmış atasözlerinden hangileri iletisi yönüyle özdeştir? a) I ve II b) II ve III c) I ve IV d) III ve IV 8) "Sınavı kazanamadığımı düşündükçe geriliyorum." cümlesinde... anlamlı bir sözcük vardır. Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıda verilenlerin hangisi getirilemez? a) soyut b) somut c) terim d) mecaz 9) Başarılı olanlar olumlu düşünceye sahip, iyimser ve büyük düşünen insanlardır. Diğer yandan olumsuz düşünen ve kötümser olanların başarısız oldukları kanıtlanmıştır. Tabii ki olumlu düşünen herkes başarılı olamaz ama başarılı olanlar her zaman olumlu düşünenler arasındadır. Bu parçadaki sözcüklerle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? a) "yan" sözcüğü eş seslilik özelliği gösterir. b) "iyimser- kötümser" arasında karşıtlık ilgisi vardır. c) "ispat edilmek" sözünün eş anlamlısı kullanılmıştır. d) Karşıt anlamlı sözcüklerden oluşan ikileme kullanılmıştır. 10) Aşağıdakilerden hangisi bir metnin giriş giriş cümlesi olamaz? a) Yazarlığı bir meslek olarak belirlemiş kişilerin hayattan beslenme ihtiyacı vardır. b) Öyküleme, tasarlanan ya da yaşanan bir olayın anlatımıdır. c) Olaylara bu açıdan bakmak daha olumlu sonuçlar doğurur. d) Nar, özellikle yaz aylarında çok su isteyen bir ağaçtır. 11) Serveti hor görenlere sakın inanmayın. Hor görürler çünkü... .Ele geçirince de böyleleri, zenginlerin en kötüsü olurlar. Servetleri yokken zenginlerin cimriliklerinden bahsedip dururlar. Oysa paraya kavuştukları zaman onlardan cimrisi yoktur. Metnin başındaki boşluğa anlam akışına göre, aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?  a) onlar için para kazanmak en aşağılık insan davranışıdır. b) serveti artık ele geçirebileceklerini ummazlar. c) servet sahibi insanlardan olmayı istemezler. d) yoksul olmak hoşlarına gider ve hep yoksul kalmak için uğraşırlar. 12) Doğduğumuz, büyüdüğümüz, uyuduğumuz evler nasıl olur da para getirecek para getirecek bir ticari mülke dönüşür? Para hırsı en çok anlama düşmanlık ediyor. Sahip olduğumuz en değerli şeyler bile maddi karşılıkları söz konusu olunca gözden çıkarılıyor. Oysa insanı dünyanın kötü yüzünden koruyan şey, hayata yüklediği anlamdır. Para anlamı kaybetmiş birini kurtaramaz. Metinden hareketle aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz?   a) Para, amacından saptığında değerlere zarar verir. b) Paranın satın alamayacağı hiçbir şey yoktur. c) Doğduğumuz evler gibi özel alanların paraya dönüştürülmesi şaşırtıcıdır. d) Manevi değerler, insanın en büyük koruyucusudur. 13) Dilini korkak alıştırmayacak bir şair. Kelimeleri, kelimelerinin hüznü ateşten olacak. Kumaşı keserken parmakları titremeyecek. Sözcüğün hakimi, cümleden korkmaz. Hem sonra şair, kimselere benzemeyecek. Sanki bin yıllık uykulardan uyanmış da zamansız sözlerle dönmüş gibi olacak. Şair, yeni bir yola çıkıyorsa kalabalığı yarıp en önden yürüyecek. Metinde şairle ilgili hangisine değinilmemiştir.  a) Kelimelerine hakim olması gerektiğine b) Yazarken cesaretsiz davranmasının mümkün olmadığına c) Toplumu yakından tanımayı görev edinmesine d) Herhangi bir değişim karşısında öncü olarak hareket etmesine 14) Medyanın sürekli önümüze çıkardığı popüler mankenler, mağaza vitrinlerini süsleyen küçük beden giysiler ve hatta 1959 yılında piyasa sürülüp dünyaca ün kazanan barbi bebekler... Hepsi güzelliğin zayıf, uzun boylu, bakımlı, gösterişli olmakla mümkün olduğunu empoze ederler. Oysa güzellik asla sınırlandırılamaz ve vücut ölçüleriyle, giysilerle ifade edilemez. Her bireyin, her devrin, her toplumun birbirinden farklı güzellik tanımları ve algıları vardır. Bu metinde asıl vurgulanmak istenen düşünce aşağıdakilerden hangisidir? a) Güzellik kişiden kişiye değişen, sınırsız sayıda biçimi olan bir kavramdır. b) Zayıf olmakla güzel olmak arasında hiçbir ilgi yoktur. c) Barbi bebeklerin bu kadar tanınmasının sebebi güzel olmalarıdır. d) Medya insanı çoğu zaman yanlış yönlendirmektedir. 15) Çıldırmadık. Büyük çoğunluk, çıldırmakla sonuçlanacak bir tepkidense kurallara uymayı seçti. Her geçen gün biraz daha kaybettik. İnsan ister istemez "Nerede hata yaptık?" diye soruyor kendisine. "Her şey daha farklı olabilir miydi?" "Kim bilir, belki." Yaşadığım onca şeye rağmen bir evim ve yaşamaya yetecek kadar param olmasına kâr sayıyordum. İçimde büyüyen öfkeyi susturdum hep, isyan edecek gücüm yoktu. a) Aza kanaat etmeden çoğu bulamaz. b) Mücadele etmek dururken göz ardı etmek zayıflıktır. c) Her zaman bardağın dolu tarafını görmek ve eldekilerle mutlu olmak gerekir. d) Bıçak kemiğe dayandıysa risk almak şarttır. 16) Avustralya ile ilgili aşağıdaki cümlelerden hangisinde birinci yargı, ikinci yargının nedeni değildir? a) 18. yüzyılda Avrupa'dan göç almıştır, böylece nüfusu çok artmıştır. b) İç bölümlerinde yağış o kadar azdır ki neredeyse hiç bitki yetişmez. c) Üçte biri tropikal bölgededir, bu yüzden kışlar yumuşak ve bol güneşli geçer. d) Eyre Gölü'nün kapladığı alan çok büyüktür ama bu gölün suyu çok azdır. 17) Aşağıdaki cümlelerden hangisi nesnel yargı taşımaktadır? a) Dünyada burası kadar konuksever bir ülke olamaz! b) Konuklar, taş konağın avlusuna kurulan masada ağırlandı. c) Bayram ziyareti için gelen konukları çok iyi karşıladık. d) Başka kültürlerde, konuklara bu kadar değer verilmiyor. 18) Tatlı su kaynakları hızla tükenmektedir. Sudan sebeplerden, derken suyu bitiriyoruz. Yakın bir gelecekte su bulamayacağız. "Belki de su, gelecekte altından bile değerli olacak." Bu parçada tırnak içinde yazılan cümle aşağıdaki anlamlardan hangisini yansıtmaktadır.  a) Varsayım b) Tasarı c) Beklenti d) Olasılık 19) (I) Ömründe hiç olmadığı kadar bitkindi. (II) Yorgunluktan neredeyse bir adım sonra yere düşüp oracıkta uyuyacaktı. (III) Attığı her adımda düşmemek için kendisini biraz daha zorluyordu. (IV) Ama ayakları birbirine dolaşıyor, sağa sola yalpalıyordu. a) I b) II c) III d) IV 20) Bir çift sineğin bıraktığı yumurtalardan çıkan sineklerin hepsi yaşasa ve bunlar, erginleştikten sonra üremeye devam edebilse beş ay içerisinde inanılmaz bir sayıya ulaşır. a) Betimleyici bir ifadedir. b) Koşul (şart) ilgisi söz konusudur. c) Sebep-sonuç ilişkisi içermektedir. d) Amaç-sonuç anlamı vardır.

7.SINIF ANLAM BİLGİSİ GENEL TEKRAR KONU DEĞERLENDİRME TESTİ

Skor Tablosu

Görsel stil

Seçenekler

Şablonu değiştir

Otomatik olarak kaydedilen geri yüklensin mi: ?