sebep - die Ursache, Deri döküntüsü - Hautausschläge, başı dönmek - schwindelig sein, kusmak - erbrechen, kusmak - kotzen, ilave, ek - Zusatz, iş göremezlik - Arbeitsunfähigkeit, sağlık hizmetleri - Gesundheitswesen, değişim - der Wandel, davranış - verhalten, kaçış, firar - die Flucht, Canlı - lebhaftig, kuzu - das Lamm, bahşiş - Trinkgeld das, kalıtımla geçmiş - vererbt, keskin, delici - stechend, sürükleyen, çeken - ziehend, uyumsuzluk, intolerans - die Unverträglichkeit, Karın şişkinliği - der Blähbauch, hatırlamak - sich errinern, utanç - die Scham, sehpa - der Ständer, yer, döşeme - der Fussboden, avize - der Kronleuchter, şalter - Schalter, fayans - die Fliese, Fliesen, lavobo - das Waschbecken, Birlikte gelmek ister misiniz? - Wollt ihr mitkommen?, uzatmak, erişmek için. - reichen, lahana turşusu - das Sauerkraut, Hamur patates - die Knödel, Patates keki - die Kartoffelpuffer, Haşlanmış patates - die Pellkartoffel, die Pellkartoffeln, Erişte - die Spätzle, Köfte - die Klopse, Gazozlu Bira - das Radler / das Alster, Meyveli Ekşi Bira - die Berliner Weiße, Köln birası - das Kölsch, Buğday Birası - das Weissbier, sert içki - der Schnaps, ikram etmek - spendieren, maden ve elma suyu karışımı - die Schorle, bateri - das Schlagzeug, yemek - das Gericht, çoğunlukla, genellikle - meistens, ıspanak - der Spinat, manav - der Gemüseladen, en çok - am meisten, yıldırıcı - frustrierend, olmak, meydana gelmek - passieren, karşılaştırmak - vergleichen, en azından - zumindest, birkaç - einige, aslında - eigentlich, Gerçekten, sahiden, aslında - tätsachlich, yaklaşık, aşağı yukarı - circa (ca.), bir araya getirmek - zusammen ziehen, eninde sonunda - überhaupt, gerçi, gerçekten - zwar, sizi,size - euch, sizin - eure, buna rağmen - trotzdem, yani, demek ki - und zwar, Sana uyar mı? - Passt es dir?, hatta, bile - sogar, satır, sıra, dizi - die Zeile, die Zeilen, kısaltmak - verkürzen, -ın yerine - statt, kolay, basit - einfach, böylelikle - dadurch, ayrıca - übrigens, birinin sinirine dokunmak(deyim)-çalarsaati düşürme - auf den Wecker fallen, ifade, anlatım - der Ausdruck, atasözü - das Sprichwort, dikkatli - aufmerksam, birisi - jemand, öğüt vermek - beraten, mükemmel - ausgezeichnet, lezzetli - köstlich, pişirmek - garen, mayalanmak - gären, geniş, ferah - geräumig, rahat - gemütlich, buna rağmen - trotzdem, doğrusu, fakat - allerdings, uygun fiyatlı - preiswert, sonuç - Fazit, das, kesinlikle - definitiv, aşırı pahalı - überteuert, sipariş vermek - etwas bestellen, örtü, kılıf geçirmek. - beziehen - 1, bir konuya dayanmak - beziehen sich auf, ile ilişkilendirmek - beziehen auf, almak, elde etmek(maaş vb.) - beziehen-2, Yayla, plato. - Hochebene, die (-n), sirke - der Essig, Sofrayı kurmak - decken (den Tisch decken), masayı toplamak - abräumen, bulaşık yıkamak - abwaschen,
0%
Almanca Kelimeler A2-B1 Set 1
Condividi
Condividi
Condividi
di
Senoltemur
Almanca
Modifica contenuto
Stampa
Incorpora
Altro
Compiti
Classifica
Flash card
è un modello a risposta aperta. Non genera punteggi validi per una classifica.
Login necessario
Stile di visualizzazione
Tipi di caratteri
Abbonamento richiesto
Opzioni
Cambia modello
Mostra tutto
Mentre esegui l'attività appariranno altri formati.
Apri risultati
Copia link
Codice QR
Elimina
Ripristinare il titolo salvato automaticamente:
?