televizyon - kuyruğu var canlı değil, konuşur ama insan değil, camı var ama pencere değil, gölge - ben giderim o gider kah benden önde gider kah arkada gider, kitap - Bilgi verir herkese, En güzel dosttur bize., gökkuşağı - gökte gördüm köprü, rengi yedi türlü, kirpi - yer altında yuvası var, fırça gibi dikeni var, tavuk - kuyruğu var at değil, kanadı var kuş değil., salyangoz - evi sırtında, ayağı karnında. izi yıldız, gözleri boynuz., dalga - deniz üstünde yufka açar, karnıbahar - kat kat çiçek, yemeği yenecek, karınca - karşıdan baktım hiç yok, yanına vardım pek çok, uçak - Gökte yürür izi yok, yokuşu yok, düzü yok., top - Dışı var, içi yok; Tekme yer, suçu yok., yıldız - Akşam baktım çok idi, Sabah baktım yok idi., maymun - Daldan dala atlarım, kuyruğumdan sarkarım., eldiven - ne canı var ne kanı, beş tanedir parmağı, kar - şekere benzer tadı yok, gökte uçar kanadı yok, lamba - gece olur yakarız, gündüz olur kapatırız, gemi - dumanı tüter isterse gider, balık değildir denizde yüzer, buzdolabı - dışı bahar içi kış, yememiş içmemiş hepsini bize saklamış., kumbara - biriktirir parayı içinde, lazım olur gerektiğinde, masa - dört ayağı var yürümez, silgi - ben yazarım o siler., koyun - dağdan iner seke seke, kara üzüm döke döke, yazı - el eker, dil biçer.,

bilmeceler

Spausdinti
Įterpti

Lyderių lentelė

Vizualinis stilius

Parinktys

Pakeisti šabloną

Atkurti automatiškai įrašytą: ?